Çok öñemli ve temel bir sorunu gündeme getirmiş olduñ. Saña katılıyorum.
Bitişik yazımla ilgili benim öteden béri édindiğim kural aşağıdaki gibidir, seniñ kuralını kapsıyor.
Bir söz öbeğinde
- Añlam değişimi
- Ses değişimi
durumlarından eñ az biri varsa bitişik yazılır, hiçbiri yoksa ayrı yazılır.
Buradaki añlam değişimi dérken añlatmak istediğim:
söz öbeği, kendisini oluşturan sözcükleriñ ayrı ayrı añlamlarından oluşmuyorsa, biçiminde bir koşuldur. Ya añlam mecazlaşmıştır, ya kaymıştır, ya özelleşmiştir, ya géñelleşmiştir, ya daralmıştır.
Örneğin
aksakal (meclis üyesi, ihtiyar heyeti üyesi, evliya) sözü ile
ak sakal (beyaz olan sakal) sözünüñ añlam ayrımı gibi... Bitişik yazılan, ak renkli bir sakal añlamı taşımıyor, öz añlamı mecazlaşarak değişmiş. Beñzer biçimde
bilgisayar sözünde, herhangi bilgi sayan bir şeyden ayrı olarak añlamıñ özelleşmesi söz koñusu. Başka bir örnek
birkaç sözü; oluşan añlam ne "bir tane" olmasıyla ne de "kaç tane?" sorusu ile ilgili, tümüyle yéñi bir añlam.
İkincisinde ise her türlü ses değişimi gérekli koşuldur (ulama ses değişimi değildir).
ne için >
niçin,
kayın ana >
kaynana,
pazar ertesi >
pazartesi, ...
Bu durumda
alış vériş ayrı yazılır,
doğabilim/doğabilimi (fizik) bitişik yazılır
doğa bilimleri (natural sciences) ayrı yazılır, ...